Sosyal Medya

Makale

24 Haziran Seçim Değerlendirmesi: ELEŞTİRİ DEVRİ BAŞLIYOR…

Seçimi geride bıraktık. ErdoÄŸan’a hala insanların bir itimadının olduÄŸu ortaya çıktı. Bu itimat edilme olayında kendi söylemi ve gösterdiÄŸi ahlaki yapının da bir katkısı olduÄŸu aÅŸikârdır. Karizması ve ortaya koyduÄŸu çaba bunu hak ettiriyor. Ama Ak Parti 7 Haziran seçimlerindeki orana geriledi… ErdoÄŸan’ın genel baÅŸkan olmasına raÄŸmen ve yeni hamleleri de dahil bu durumu düzeltmedi. Ak Parti ciddi bir güven kaybına uÄŸruyor. Bu sanırım hem 16 yıllık iktidar olma yıpranması hem de iktidar olmanın kibirle karışık bir güven biçiminin sokaÄŸa yansımasında da yatabilir. Dolayısıyla ErdoÄŸan’ın çizdiÄŸi ümmet profili ve uluslar arası sistemdeki devrimci rolü Ak Parti de tezahür etmiyor. Bu erime devam edecek görünüyor. EÄŸer kendini yenilemez ve gerekli düzeltmeler ve düzenlemeler yapılmasa…

Artık seçim geride kaldı. Sıkı bir Ak Parti eleştirisi behemehâl yapılmalıdır. Değerler ve ilkeler üzerinden içeriden bir muhalefet ihtiyaçtır. Alınan sonuç bunu göstermektedir...

ErdoÄŸan sevgisi üzerinden Ak Partiyi destekleyen Ä°slamcıların üzerine bir vecibe bindi. Taktik veya stratejik unsurlar yüzünden Ak Partinin düştüğü garabete dönük eleÅŸtirileri açık ve kalıcı bir ÅŸekilde ortaya koymalıdırlar. Herhangi aklı başında bir Ä°slamcının Ak Partide meydana gelen durumu kabul etmelerini beklemek beyhude olmalıydı. EÄŸer Ä°slamcılar bu süreçte saÄŸlam bir ÅŸekilde bir duruÅŸ sergilemezse bir sonraki seçimde beklenen gerçekleÅŸebilir. Bu sorumluluÄŸu müdrik olarak yapıcı, onarıcı, düzeltici ve ön açıcı eleÅŸtirilere baÅŸlanmalıdır. Her alanda bu eleÅŸtiriler yapılmalı ki baÅŸlatılan bu hamle akamete uÄŸramasın… Yani Ak Partiyi savunulabilecek düzeye getiremez isek artık desteklemenin de bir anlamı olmayacaktır.

İlk yapılması gereken adım oluşturulmuş gerilimi ortadan kaldıracak açıklama ve adımlarını Reis ve Ak Parti atmalıdır... Ortada bir gerilim varsa bu tek taraflı bir gerilim olamaz. Ak Parti ve Reisin de buna katkısı kaçınılmazdır. En azından kendilerine düşen pay üzerinden bu gerilimi azaltma girişimleri açık bir şekilde başlatılmalı ve gerilimi ortadan kaldırmayı samimiyetle istediklerini eylem olarak da ortaya koymalıdırlar. Gerisi karşı tarafın tepkisene kalır. Suçlu olmayan taraf olmak her zaman millet ve Allah indinde kazandırır.

Kucaklayıcı ve kuÅŸatıcı bir dili hayata geçirmelidir. Åžunu kabul edelim ki çok ötekileÅŸtirici bir dil siyasal olanın merkezine oturtulmuÅŸtu. Bu dil hem incitici hem de itici oldu. Oyların kemikleÅŸmesi ve daha çok oy almanın mantığı açısından hadi geçici bir süre makul sayılabilirse bile hemen bu dilden kurtulmak ve daha kuÅŸatıcı bir dil ve bakış ile müşfik bir baba rolünü oynaması Reise daha çok yakışır. Merhametle davranmalısın ki sana da merhametle yaklaşılsın… Yani ümmete yönelik ilginiz ülkenizdeki her kesime de yöneltilmelidir. Hiç kimse düşman kategorisine dâhil edilmemelidir. O zaman o da düşman safına geçer. Elbette ki dışa bağımlı hainlikleri talip olanlar olacaktır. Bu hainlikleri kesin delillerle ispat edip gereÄŸini yaparsın. Ama yoruma dayalı ihanet suçlamaları propaganda süreci hariç doÄŸru bir yaklaşım olmayacaktır. Ve kendi elinle düşmanların sayısını çoÄŸaltmış olursun. Ä°lk adımı hep Müslüman olan kiÅŸi atmalıdır. Müslüman kendisi için deÄŸil baÅŸkası için yaÅŸayandır…

Psikolojik zemini rahatlatacak adımların atılması ve üslup sorununu çözmelidir. Hitabet dili çok önemli… Kendi taraftarlarını coÅŸturacak cümleler ve söylemler inÅŸa ederken karşıtınızı incitecek veya ona haksız bir ithamda bulunacak ÅŸekilde bir dili süreklileÅŸtiremezsiniz. Bunu yaptığınızda sahip olduÄŸunuz düşünceye ihanet etmiÅŸ olursunuz. Çünkü suç ancak açıklık kazandığında dile getirilip cezalandırılması gereken bir olgudur. Yoksa yoruma dayalı, şüphe üzerinden suçlamalar mümine yakışmayacağı gibi bir dava adamı olduÄŸunu söyleyen hiç kimseye de yakışmaz… Yüzde elliye yakın insanın nefretini oluÅŸturacak bir söylemin tepki olarak sana seçim kazandırması olumlu bir olgu bir deÄŸildir. Tam tersi zamanı geldiÄŸinde seçimi kaybettirecek bir zemine de kuvvet kazandırır. Bundan da öte insan ve Müslüman olarak bu tutumu sürdürmek makul ve vicdani deÄŸildir. Çok özel ihanetler ve ÅŸiddet yanlısı örgütler hariç genel toplumu suçlayıcı tondan bir dil ve söylemi terk etmek aynı zamanda bir erdemli davranıştır. O yüzden üslubu yeniden kurmak ve düzenlemek esastan bir harekettir. Bugüne kadar uzaklaÅŸtırılmış her vatandaşı yeniden kazanacak bir dile ve söyleme ihtiyaç her zamandan daha çok bugün bir ihtiyaçtır. Reis gerilimden uzaklaÅŸtıkça dili ve üslubu da gerilimi ortadan kaldıracak seviyeyi kazanacaktır.

Bugüne kadar küstürülmüş kesimleri kazanacak hamleleri geciktirmeden yapmalıdır... Kürtler, Ä°slamcılar, Aleviler, demokratlar ve liberaller bu hareketten süreç içinde uzaklaÅŸtırıldılar. O sebeple bu sebeple bu durum gerçekleÅŸti… Bu durumu saÄŸlayan en önemli ve Reis’te açığa çıkan sebep ise çok özel veya istisnai durumu genelleÅŸtirerek karşı tarafı baskı altına alma arzusudur. Yani yanlış görülen bir tarafa diÄŸer insanların geçiÅŸini engelleme adına çok sert ve keskin bir dille oraya yönelen her kesi suçlayıcı bir tonda dil ve söylem kurulmasıdır. Bu yüzden çoÄŸu kiÅŸi uzaklaÅŸtığı gibi bir nefrete de yönelebilmektedir.

Ak Partiden uzaklaÅŸmanın ErdoÄŸan’dan uzaklaÅŸmaya neden olmayacağını kimse söyleyemez. Ä°nce’nin bu seçimde gösterdiÄŸi performans biraz daha inandırıcı hale dönüştürüldüğünde

ErdoÄŸan etrafında oluÅŸan güveni parçalayabilir. Ve ErdoÄŸan bir sonraki seçimi kaybedebilir de… Ä°ÅŸte bu durumun gerçekleÅŸmemesi için yanlış anlaşılan durumların ciddi bir ÅŸekilde elden geçirilmesi ve hataların tek tek ayıklanarak buna uygun yeni bir düzenlemenin yapılması elzemdir. Bu dile ve üsluba yansımalıdır. Güven endeksi iliÅŸkiler nitelikli iliÅŸkilere doÄŸru bir seyir izlemelidir. Elbette ki güveni terk et demenin mantıklı bir izahı yoktur. Bu süreci dışarıdan birinin bilmesi mümkün deÄŸil… Ama güven meselesini uzun süre taşırsan kaybetmeyi de kolaylaÅŸtırırsın…

Ve en önemlisi Ak Partiye ve Reis’e yönelik algıların düzeltilmesi için gereken söylem ve eylem deÄŸiÅŸikliklerinin yapılmasının saÄŸlanmasını gerçekleÅŸtirebilmektir. Bu algılar, hırsızlık, rüşvet, ihale yolsuzluÄŸu vesaire gibi olumsuz nitelemeler, kibir, yaptığım her ÅŸey doÄŸrudur algısı, kimseyi dinlemez, dikkate alınmama hali vesaire… Ak Parti 2002 de iktidara geldiÄŸinde dile getirdiÄŸi ÅŸeyler bunlardı. Yani bugün kendisine yöneltilen suçlamalara yönelik dile getirdiÄŸi düzeltme sözüydü. O zaman yeniden bu sözünü hatırlamalı ve hemen kim bu suçlamanın sebebi haline gelmiÅŸse onları açık bir ÅŸekilde uzaklaÅŸtırmalı ve kendilerinin bundan beri olduklarını açık kılmalıdırlar. Yoksa bu eleÅŸtiri baÅŸa iÅŸ açar… Adalet ve hakkaniyet konusunda ciddi bir eleÅŸtiri var. Bu eleÅŸtirinin boÅŸa çıkarılması için örneklere ihtiyaç vardır. Biz böyle deÄŸiliz sözü veya söylemi bir ÅŸey deÄŸiÅŸtirmez. Bunu eylemde ispat etmesi gereken Reis ve Ak Partidir.

İktidar üzerinden kazanılmış kibirli karakterini hemen değiştirmelidir... Bir Müslüman kazandığında Allahın galip olduğunu hatırlar ve hatırlatır. Kendi kazandı diye caka satmaz, kibirlenmez ve kibirli tavrını karşıdakini ezmek için kullanmaz. Toplumu ve fertlerini dikkate almamak, onları dinlememek, dinlerken müstehzi davranmak gibi psikolojik hastalıkların tedavisi şarttır. Yani on altı yıllık iktidar olmanın oluşturduğu ağır bir toplumsal ve psiko-sosyal travmayı giderecek hamlelere ihtiyaç vardır.

Yazılı ve sözlü uyarı vazifesi sivil olarak uygulamaya başlamalı ki ülkenin ve milletin iyiliğine matuf nitelikli işler yapılsın... Yani Ak Partiye destek veren ama Ak Partinin nimetinden istifade etmeyen sağduyulu İslamcılar sivil bir alan olarak eleştiriyi başlatmalı ve sözünü dinletmelidir. Çünkü beklentisiz bir şekilde bu kadar yıldır desteklerini esirgemedirler. Bu onların hakkıdır. Son seçimde her şeye rağmen yine gittiler sandığa ve desteklerini verdiler. Bu gidişata dur demenin ahlaki sorumluluğu o insanlardadır. Ak Partiye düşen de bu sorumluluk sahibi insanların samimiyetlerine güvenip onları dinlemek ve doğru olanlarını hayata geçirmeye çalışmaktır.

Oyumu verdiÄŸim gibi uyarı görevimi bende yapacağım... Uyup uymamasına göre de bundan sonra destekleyip desteklememe durumunu belirleyeceÄŸim…

Selam hidayete tabi olanlaradır…

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.